DEĞİŞİM

Bugünlerde güncelimiz “değişim” kavramı oldu herkesin ağzında,

 

***
 Herkes siyasetçi oldu. Konuşuyor da konuşuyor.
 Hiç düşünmeden konuşuyoruz. 
Toplumun tek derdi CHP nin değişimi.

 

***

 Değerli okuyucular, gerçekten tek dert bu mu? 
Yoksa bunu konuşturmak bazı kesimlerin işine mi geliyor. 

 

***

Değişim hayatın doğasında var. Hem fiziksel olarak hem duygusal olarak değişiyoruz.

 

 Yaşayan her organizma değişime uğruyor. Çok doğal. Kurul ve kuruluşlar da elbette zamana uyumlu olarak ve kendilerini oluşturan bireylere bağlı olarak değişiyor.

 

***

Değişmeli de zaten. Ancak şu hususları unutmayalım. Siyasi partileri halklar oluşturur.

 

***

O partilerin her biri aslında biziz. Partiler bizim hassas noktalarımıza dokunuyor.

 Bazısı dini   inancımıza,

 Bazısı milliyetçiliğimize,

 Bazısı ekonomiye,

 Bazısı eşit dağılıma,
 
Bazısı paylaşıma.

 

***

İçlerinde biri var ki Kuva-yi  Milliyede , savaş meydanlarında kurulmuş ve bugüne kadar özünü kaybetmeden değişerek gelmiş bir parti.

 

***

 Hiçbir zaman kişi partisi olmamış, kurullarla yönetilen bir parti. Parti başkanı kim olursa olsun dağılmayacak varlığını sürdürecek bir parti. 

 

***

Siyasi partiler bizim sayemizde yaşıyorlar. 

 

***

Değişim elbette olmalı, her değişim sancılıdır. Hazırlıksız yapılırsa acı verir. Bu değişim için bizim de değişmemiz gerekir. 

 

***

Biz seçmenler yeterince okuyor muyuz?

Birbirimizden, basın organlarından en çok da sosyal medyadan duyduklarımızla mı konuşup yazıyoruz. Konuşmak yetmezmiş gibi her mesajı da paylaşıyoruz. 

 

***

Önce bizim değişmemiz gerekmez mi?

 

***

 Bir siyasi parti başkanının değişimini istiyoruz da hazır mıyız? 

 

***

Hazırladığımız birden fazla aday olmalı, onların arasından özel birini seçmeliyiz. 

Bu adaylarımız dünyaya, geleceğe açık olmalı.

 

***

Değişimleri yönetebilmeliyiz. " Değişmeyen tek şey DEĞİŞİM'dir " demekle  değişim olmaz. Değişime hazır olmadan değişimi planlamadan,  değişimi konuşmak yarardan çok zarar verir. Çünkü hooop diye değişim  film karakterlerinde olur. 

 

***

Bu parti tarihinde bir çok değişim yaşadı. En önemli tarihsel değişimleri örneklemek isterim. 

 

***

Partinin ilk kurultay tarihi 4-11 Eylül 1919 yeri Sivas Kongresi olarak gerçekleşmiştir. Bu bile tek başına bir milli beraberlik göstergesidir. 

 

***

1933’ te Cumhuriyetin 10. Yıl kutlamalarını raporlayan tek partidir. 

 

***

22 Haziran 1953 tarihinde yapılan 10. Olağan kurultayda  hukuk devleti, Anayasa Mahkemesi’nin kurulması, seçim güvenliği, yargıçların bağımsızlığı gibi konular programa konuldu. 

 

***

 

30 Haziran 1972 tarihinde toplanan 21. Olağan Kurultay'da partideki büyük iktidar değişiminin bir sonucu olarak, CHP Tüzüğünün 35 maddesi birden değiştirildi.  33 Yıldır sürdürdüğü Genel Başkanlıktan istifa eden İsmet İnönü'nün CHP Kurultayına son katılımına sahne oldu. Bülent Ecevit, 1085 delegeden 1032'sinin oyunu alarak Genel Başkanlığa seçildi. Bülent Ecevit Genel Başkan olmadan önce, 1961 yılında çalışma bakanı 1966 yılında genel sekreter seçilmişti.

 

***
 
Ecevit, “Toprak işleyenin , su kullananın”  sloganı ile  değişimi yakalamış ve  1977 seçimlerimde CHP % 41.4 oy almıştı. Böylece oy oranı % 36 dan %41 e yükseltmişti. Partinin en yüksek oy oranıydı.

 

***
Yine değişimler olacaktır. Önce biz değişelim, okumayı, sormayı, cevap bulmayı, değerlendirmeyi öğrenelim. 

 

***

En az bir kişiye bu konuda pozitif etki edebilecek donanımda olmalıyız ki; siyasal partilerimiz de gücünü seçmeninden alsın ve doğru yolda ilerlesin,

 

***

 Gerektiğinde değişsin.

 

***

Hep birlikte  gelişelim, değişelim...