EKONOMİ Haber Girişi : 13 Ocak 2019 20:05

Emeklilikte Yaşa Takılan binlerce kişi İzmir'de buluştu

Emeklilikte Yaşa Takılan binlerce kişi İzmir'de buluştu
İstanbul'da yapılan ve yaklaşık yirmi bin kişinin katılım sağladığı toplantının ardından, İzmir'de de seslerini duyurmak için bir araya gelen emekçiler, yine salonlara sığmadı.

Emeklilikte Yaşa Takılanlar, 'Büyük İzmir Toplantısı'nı büyük bir katılımla gerçekleştirdi.

İzmir Deniz Baykal Kültür Merkezi'ne akın eden binlerce kişi, tek bir ağızdan sloganlar atarak mağduriyetlerinin giderilmesi çağrısında bulundular.

İstanbul'da yapılan ve yaklaşık yirmi bin kişinin katılım sağladığı toplantının ardından, İzmir'de de gür seslerini duyurmak için bir araya gelen emekçiler, yine salonlara ve meydana sığmadı.

Başkan Gönül Boran Özüpak'ın yaptığı konuşma Türkiye'nin bir gerçeğini ve 1999 yılında İMF'nin dayatmasıyla çıkarılan yasanın yanlışlığını bir kez daha gözler önüne serdi.

 

16 senedir süren mağduriyetin artık bitmesi gerektiğini ve yasaların geriye dönük işlemesinin bir hata olduğunu her fırsatta dile getiren Özüpak’ın yaptığı konuşmadan bazı bölümler:

"Biz yıllar önce elimizden alınan emeklilik hakkımızın iade edilmesini ve yaşadığımız mağduriyete bir son verilmesini istiyoruz sadece.

Siyasi bir gayemizin olmadığını her toplantımızda dile getirdik. Herhangi bir siyasi ideolojiyle birlikte hareket etmediğimizi ve topluluğumuzun Türkiye'nin tutkalı olan emekçilerden oluştuğunu söyledik.

Türk halkının orta kuşağı olarak ülkenin yapıtaşlarını teşkil ediyoruz. Bu memlekete en fazla emek veren insanlarız. Bizden öncekiler 38 yaşlarında emekli oldukları için bu bir iddia değil, tartışmasız bir gerçektir.

Yanlış algı yaratmaya çalışan insanların söylediği şekilde bizim, "38 yaşında emeklilik" gibi saçma sapan bir hedefimiz de yoktur.

Sadece, bir yasanın geriye doğru işletilmesinin hukuki ve mantıksal olarak yanlış olduğunu belirterek, ilk iş akdimizin yapıldığı şartlarda devam etmesi gerektiğinin altını çiziyoruz.

Kendimizi ifade etmek, kim olduğumuzu hâlâ idrak edemeyenlere anlatmak için çaba göstermemiz çok acı bir durumdur. Ne var ki halimizi bilmeyen, içinde bulunduğumuz mağduriyeti anlamamakta ısrar eden ve kulaktan dolma bilgilerle dolduruşa gelip bizi ülkeye yük gibi gören 'türemiş' insanlar var.

Halbuki bunların çoğunluğu at gözlüklerini çıkarıp etraflarına baktıklarında bizi görebilecekler ve dinlediklerinde ise hak vereceklerdir.

Yasal olmayan hiçbir şey için ısrarcı değiliz. Biz, yasaların geriye dönük işleyemeyeceğini söylerken ısrarcıyız.

İşe başlangıç tarihimizde bize sunulan şartlar ne idiyse o şartların yerine getirilmesinde ısrarcıyız.

Kapalı kapılar ardında yapılan; bizim müdahil olmadığımız görüşmelerin ya da pazarlıkların tarafımızca hiçbir hükmü yoktur.

Beklemiş olduğumuz bunca sene boyunca zaten büyük bir bedel ödedik, başka bir bedel daha ödemenin de adaletsizlik olacağını açıkça ifade ediyoruz ve asla kabul etmiyoruz.

Haklıyız; hakkımızın iadesi içindir tüm mücadelemiz. Yasal izinler çerçevesinde toplantılar yaparak dile getirdiklerimiz de bu gerçeklerdir.

Son yaptığımız toplantılara binlerce insanın katılım sağlaması ve katılma imkânı olmayan insanların da katbekat fazla olması bu haksızlığa uğrayanların ne kadar büyük bir kitle olduğunun göstergesidir.

Eylem yaparak değil, toplantılar yapıp halimizi anlatarak, birleşip tek yumruk olarak sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Her bir toplantının sonrasında ulaşabildiğimiz insanların ortada bir sorun olduğunu idrak etmeleri de EYT'nin başarısının tescilidir.

1999 senesinde yaşadığımız deprem faciasının ardından döktüğümüz gözyaşları henüz kurumamışken, yaralarımız kabuk bağlamamışken ve yasımız hâlâ devam ederken kaşla göz arasında çıkartılan emeklilik yasası adil değildir.

Dünyanın hiçbir ülkesinde çıkarılan yasalar geriye dönük işletilmemiştir, işletilmesinin mantıklı bir açıklaması da yoktur.

Yıllarını ülkesi için harcamış, yapan, üreten, emek veren insanların topluluğudur.

Bu topluluk, 'Önce vatan' diyenlerdir.

Bu topluluk, ekonomik krizlere göğüs gerenlerdir.

Bu topluluk, öğle yemeğini simitle geçiştirenlerdir.

Bu topluluk, çocuğuna harçlık verebilmek için işyerine yayan yürüyenlerdir.

Bugüne kadar sesi çıkmayan; öfkesini dizginleyen, 'vatan kutsaldır' diyerek zenginlerin parayla yaptığı askerliğe evladını gönderen; acı, çile, hasret, yokluk ve sefalet çeken, ama bundan asla şikâyet etmeyen 'X' kuşağıdır."

 

Ayrıca aylık bağlama oranlarındaki adaletsizliğe de değinen Özüpak, toplantı sonrası EYT meşalesini yakarak, asıl büyük toplantının Ankara'da yapılacağının işaretini de verdi.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.