Haliç eski günlerine döndü. Tarihin vazgeçilmeyen sandal sefası yeniden başladı. Bu yıl İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi'nin İBB işbirliğiyle düzenlediği III. Uluslararası Osmanlı İstanbulu Sempozyumunda geleneksel ulaşım araçlarımızı denizlerde görmenin tarih ve turizm açısında önemli olduğunu vurgulayan Türkiye Anıt Çevre Turizm Değerlerini Koruma Vakfı Başkanı Dr. M. Sinan Genim 'in açıklamaları üzerinden çok geçmeden, İstanbul'un Fethi'nin 562. yılı dolayısıyla Osmanlı dönemine ait 20 kancabaş sandalı Haliç sularında hizmete girdi.
Altın varaklarla süslendi Haliç sularında bir tarihi canlandıran ve turizme katkı sağlayan Kancabaşlar, 7,5 metre uzunluğunda ve 1,8 metre eninde. Koltukları su geçirmez olan teknelerin her iki tarafı da altın varaklarla süslendi.
Elektrikle çalışıyor 6 kişilik sandallar mazot değil elektrikle çalışıyor. Bir kez şarj edildiğinde 6,5 saat kesintisiz çalışan kancabaşlar, 4 TL'lik mazot yerine 1 TL'lik elektrik yakıyor. Karbon salınımı olmayan tekneler, ses ve gürültü oluşturmuyor.
Hem ulaşıma hem turizme katkı sağlayacak Şu an sayıları 20 olan tekneler 80'e çıkacak. Feshane-Miniatürk-Eyüp-Teleferik-Sütlüce-Eyüp Nikah Salonu iskelelerinde çalışacak tekneler, hem ulaşım sağlayacak hem de turistik hizmet verecek. Oldukça güvenli olan kancabaşlar fiber malzemeyle yapıldığından kolay kolay batma imkânı yok ve teknelerde can yeleği ile yangın söndürme tüpü de bulunuyor. Tarifelerinde ise eski rakamlar geçerli. Tavşan adası 15 TL'ye hizmet verecek, yeni tarifeler sandal sahiplerinin kuracağı kooperatifle belirlenecek. İBB ve Şehir Hatlarının ortak yürüttükleri projede 20 sandal için 810 bin TL harcandı. Sandallar Haliç'te yıllarca teknecilik yapanlara verildi. Tekne sahipleri 40 bin 500 lira karşılığında aldıkları tekneleri 15 ayda ödeyecek.
