Okuyoruz, Paylaşıyoruz

OKUMAK YA DA OKUMAMAK!

OLMAK YA DA OLMAMAK!

İşte bütün mesele bu.

 

Yazımda bahsettiğim okumak, tahsil görmek anlamında değil. Kitap,gazete

dergi okumak anlamındadır.

***

Türkiye’de ki kitap okuma oranı ne yazık ki çok düşük. Yapılan son araştırmalardan birine göre

Kitap okuma oranları son 11 yılda artış göstererek %42’ye çıkmış.

İlgili araştırmanın en sevindirici verisi ise gençlerin daha çok okuyor olması.

***

Tabi bu artışın içinde kitabı fotoğrafını çekmek için alıp, sosyal medyada paylaşanlar ne kadar yer tutuyor

bilemiyorum!

*** 

İşin ilginç tarafı, kitap okumanın kültürel bir güç ve imaj kazandırdığını

Düşünmek ama o kitabı okumayıp, fotoğrafını paylaşmakta ayrı bir düşünce yapısı

Gerektiriyor.

***

Yani, okuyoruz ama…

***

Kitap okumak bilgilendirir, merak duygusunu güçlendirir, sorgulatır.

Tabi toplumun sorgulanmasını herkes de istemez.(!)

***

Bu noktada CHP EYÜPSULTAN İLÇE BAŞKANI seçilen dostum, kardeşim Doğan Sarıtaş’ı

kutlamak istiyorum.

Göreve geldiği ilk hafta hemen bir hareket yaptı ve başarılı da oldu.

CHP EYÜPSULTAN İLÇE BAŞKANLIĞI olarak ‘’Okuyoruz,Paylaşıyoruz.’’

İsimli bir kitap okuma kampanyası başlattılar.

Kampanya metninde, ‘’16 Ocak 2020 Perşembe günü saat 21.00’de ailenizle bir saat kitap okumaya

davet ediyoruz.’’ yazıyordu.

 ***

 Buradaki kritik kelime bence ‘’ailenizle’’.

 ***

 Çünkü; siz okumadan çocuğunuzun okumasını isterseniz, başarılı olamazsınız.

Okumak gizli yapılan bir eylem olmamalı, herkes görmeli, örnek almalı.

 ***

 Bir yerde okudum, çocuk 3 yaşına kadar hiçbir sayfayı karıştırmaz, o alışkanlığı

edinmez ise onun hayatına kitap sokmanız çok güç oluyormuş.

 ***

 Çocuklarımız rol model olarak bizleri görür. Tabi yetişkinlerde liderleri, kanaat önderlerini görür.

Ancak; okuyan liderler, kanaat önderlerini de göremiyoruz artık.

Rahmetli Bülent Ecevit gibi yazan, okuyan liderleri.

 ***

 Hayata gözlerini yuman Rahşan Ecevit’i de saygı ve rahmetle anıyorum.

 ***

 Türkiye teknolojiyi çok seviyor.

Dünya’nın en teknolojik ürünlerine öyle bir adapte oluyor ki hemen sahip oluyor.

Elimizde ki diğer tüm değerler yerle yeksan oluyor.

Tablet varsa, cep telefonu varsa kitap yok oluyor.

Köftenin hamburgere, bozanın Coca-Cola’ya, kahvenin Latte’ye yenildiği gibi.

 ***

 Kıymetli kardeşim Evren Ertunç’un söylediği bir söz vardır.

‘’Bir kişi okuduğundan çok konuşuyorsa uzak dur, boştur.’’

 ***

 Başlık aslında tüm yazıyı özetliyor.

Okursan olursun, okumazsan olmazsın!

 ***

 Yazıma son vermeden önce, okumaktan bahsettik de bir de işin yazma tarafı var.

 ***

 Yazmak çok daha zor.

 ***

 Bu dünyanın en güzel yazan, en güzel düşünen adamlarından biri, üstat Nazım Hikmet’i de anmak

isterim.

 ***

 Geçtiğimiz 15 Ocak kendisinin doğum günüydü. Bu toprak, bu vatan iyi ki böyle insanları bize sunmuş…

 

Bu yazıyı yazarken destek sağlayan kardeşim Evren Ertunç’a teşekkür ederim..