Yeniden Refah Partisi Eyüpsultan İlçe Başkanlığı’nın düzenlediği kahvaltıda Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Doğan Aydal enerji politikaları ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Kahvaltı programının ev sahipliğini yapan Yeniden Refah Partisi Eyüpsultan İlçe Başkanı Lokman Çelik basın mensupların kahvaltı programına katılmaları dolayı teşekkür ederek sözü Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr Doğan Aydal’a bıraktı.
Prof. Dr Doğan Aydal basın mensuplarına hitaben yaptığı konuşmasında ulusal basının kendilerine koyduğu ambargoyu eleştirdi. Aydal iktidarı eleştirerek evlet Planlama Teşkilatı’nın (DPT) kapatılmasının yanlışlıklarına değindi.
Prof. Dr Doğan Aydal “ DPT açık olsaydı İstanbul Havalimanını kesinlikle yaptırmazdı. Çünkü 90 milyon kapasiteli bir Atatürk Havalimanı dolmuyorken niye yeni bir havalimanı yaptık. Bunun yanında Kütahya Havalimanı da yanlıştır. 2 milyon kapasiteli yaptılar bugün 16 bin kapasite ile çalışıyor” dedi.
20 YILIMIZI BETONA GÖMDÜLER
Prof. Dr. Aydal sözlerine şöyle devam etti: “Bizim 20 yılımızı betona gömdüler. Satılamayan bina sayımız çoğu İstanbul’da olmak üzere 2 milyondur. Bunların toplam değeri toplam 200 milyar liradır. Bunu yapacağına 10 milyarlık 20 devasa fabrika kurulurdu. DPT olsaydı bunları yaptırmazdı. Köprülerin ve yolların da ihtiyac olmayanlarını yaptırmazdı. Yaptırdıkları yolların ve köprülerin değeri 15 – 20 milyar dolar civarında ama biz bunu 50 milyar dolar olarak ödeyeceğiz. Vatandaş bunları bedava yaptırdığımızı zannediyor” dedi.
TUİK BİR YALAN MERKEZİDİR
Prof.Dr. Aydal konuşmasında TUİK’i de eleştirerek, “TUİK gerçek bir yalan merkezidir. Ben araştırmalarımda sadece Türkiye verilerini değil uluslararası verileri de inceliyorum. Rahmetli Ecevit döneminde dışarıdan, 1 milyon ton buğday alıyoruz diye basın söylemediğini bırakmadı. Şimdi ise 50 -60 milyon ton buğday alıyoruz kimsenin sesi çıkmıyor”dedi.
KANAL İSTANBUL ASLA YAPILMAMALIDIR!
Prof. Dr. Doğan Aydal konuşmasında Kanal İstanbul projesine de değinerek “Kanal İstanbul asla yapılmamalıdır” diyerek sözlerine şöyle devam etti: “ 1930’larda boğazlara sahip değildik. Uluslararası bir güç koruyordu. Lozan’da her şeyin bittiğini sanıyorduk. Mustafa Kemal Atatürk büyük bir siyasi dehadır. Montrö anlaşması ile boğazları kurtarmıştır. Uluslararası imzalanmış bir anlaşmayı kısıtlarsanız, delerseniz sıkıntı olur. Hiçbir gemi 10 bin ton üzerinde Karadeniz’e çıkamaz. Toplu olarak 15 bin ton olabilir toplamı 9 gemi olmak zorundadır. Karadeniz’e çıkan yabancı bir gemi en çok 21 gün kalabilir. Bu kadar ağır şartlar olduğu için Karadeniz’de hiç savaş çıkmıyor. Uçak gemileri Montrö’ye göre boğazları geçemiyor. Bizim 2 tane savunma hattımız var. Biri Tekirdağ hattı. Diğeri Çatalca Hattı’dır. Bu hattın güvenliği İstanbul’da ki 1. Ordu’nun zırhlı birlikleri tarafından korunur. Bu birlikler Anadolu’ya dağıtıldı. Peki Amerikalı birlikler Dedeağaç’ta neden yığınak yapıyor? Kanal İstanbul’u yaptığınızda üzerinde kaç köprü yapılacak. İstanbul Boğazında deniz trafiği çok fazla diyorlar. Önceden 56 bin gemi geçiyorken şimdi 38 bin geçiyor. Söylenilen her şey yalan” diye konuştu.
Prof.Dr. Doğan Aydal’ın konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularına geçildi. Bir Basın mensubunun “Hangi ittifakta yer alacaksınız?” şeklindeki sorusuna net bir yanıt vermeyen Prof. Aydal, bu açıklamaları yaptıktan sonra Cumhur ittifakında olmayacağımız ortada, 3. Bir ittifak ta mümkündür” diye cevapladı.