Siyasetin en hızlı zamanında , bugün seyrettiğim iki filim siyaset dışı bir yazı yazmama sebep oldu.
TRT ' 1 de yayımlanan 80 ' ler dizisi izlenme rekorları kırdı.
Neden mi ?
Buyrun.
1969 yapımı Cilveli Kız ( Filiz Akın , Kartal Tibet )
1973 yapımı Yalancı Yarim ( Emel Sayın , Tarık Akan )
Komedi türünde bu iki filmi seyrettim.
*
Bugünün yetişkinleri , 1970 'li yılları özlüyor , O yılları hayalimizde +60 yaş okurlar ile canlandıralım, bugünün gençlerine de anı bırakalım.
*
Henüz gelir adaletsizliği hat safhaya gelmemiş. Toplumun yapı taşı aileler birbirine yakın yaşam konforuna sahipler.
Çocuklarını caddelerde , sokaklarda oyun oynatıp , en yakın okullara gönderebiliyorlar.
Akşamları komşularda yapılan ev ziyaretleri ,
Sokak satıcıları ve naraları ,
Ne büyük keyif değil mi ?
*
Vapurdaki satıcılar , gazete okuyan yolcular , şişman olmayan gençler, Vapur düdüğünün tok ve yankılı sesi kulaklarımızda.
*
Yaz akşam üzeri gittiğimiz parkta , hava kararınca , tahta iskemlemizi sinema perdesine çevirip izlediğimiz filimler.
Bir dönem bu filimlerle dalga geçtiğimizi hatırlıyorum .
Ne kadar yanılmışız .
Şimdi ise bize o günlerin İstanbul'un sokaklarını , insanlarını , binalarını , seyyar satıcılarını , şehrin sesini ve ruhunu hatırlatan uyarılar olduğu için o filimleri izliyoruz.
*
Eski siyah - beyaz albümlere bakarken yakaladığımız his ile aynı.
*
Mahallelerde ahşap ve müstakil evler çoğunlukta ,
Bir belgeye dayalı mıydı ? Geçici izinle mi yapılıyordu inşaatlar bilemiyorum ama hala ayaktalar.
Apartman özentisine yavaştan geçiliyor ve müteahhitler işe başlıyor.
*
Sahil kenarında bankta oturan bir kadın , elindeki gazeteye bakıp gülüyor. Baktığı bir karakütür . Dönemin siyasi liderinden birini hicvetmiş.
Dava açılmıyor , ne yazana , ne basana , ne de okuyana.
*
Gülüyoruz siyah-beyaz televizyondaki eğlence programlarına ,
Ailecek hatta komşularımızla izleyebiliyoruz.
Komik olmak için küfür yok argo konuşmak yok.
En çok sözcükleri yanlış anlamış gibi yaparak güldürmeye çalışıyorlar.
*
Üniversiteli gençler siyaset ile ilgileniyorlar.
Henüz siyasetten uzaklaştırılmamışlar.
Gençler sokaklarda ayrışmaya başlamış . O tarihte durdura bilseydik ayrışmayı , siyasiler kendi dertlerine düşmeseydi...
Bu günlerimiz böyle olmayabilir miydi ?
O günün Hababam Sınıfı neden hala rekorla seyrediliyor ?
Gençlerde ayrışma yok , yada inanç üzerine tartışma yok.
*
Frigo yiyerek film izleyen çocuklardan bugüne gelirken ne çok şeyi değiştirmişiz .
İstanbul'a ihanet ettik diye diye , Geleceğimize ihanet etmişiz..
O yıllarda çekilmiş bu iki filmin bu yazıyı yazdırdığını söylemiştim.
Geçmişe özlem mi desem , bu günün sıkıntısımı desem yada ikisi birden.
Asıl özlenen mutlu anların daha çok yaşandığı günler . Önümüzdeki günlerin mutlu anlarla dolu olmasını diliyorum.
Çünkü filmin sonunda akılda kalan mutlu anlardır.